28 Mayıs 2015 Perşembe

Sınav ve Ödev Okuyan Crazydoçent34'ün İbretlik Hikayesi: Sıfırlar Dünyası

Crazydoçent34 serisine altın günü ile devam edecektik, fakat aldığımız bilgilere göre crazydoçent34, akademik dönemin altın günü için kağıt kebabı yapmakla meşgul. Crazydoçent34'e burdan "Dün verdiğin consentler, bugün beynini resetler." diyor, onun bu ibret dolu hikayesini sizlerle paylaşıyoruz.


Ödev teslim tarihine, sınav gününe kadar bilgisayar başında kütüphane koltuklarında uyuyakalan biçare mazlum gençler, crazydoçent34'ün dayanılmaz eziyetlerine karşı boynu bükük ve acizdiler. Crazydoçent34 köri soslu tavuğunu afiyetle yerken onlar melül melül bakarak, en yakın büfeden aldıkları minik keki hızlıca yiyip bir an önce kütüphaneye dönmek, crazydolçent34'ün ehemmiyetle altını çizip o çizgi üzerinde Harlem Shake yaptığı "kanımsamaları sanımlamanın sönümlediği egosantrik yönsemelerin handikapları" konusuna kafa patlatmak zorundaydılar. Zaman hızla daralırken, crazydoçent34 İhanetin Parmak İzleri dizisini izliyordu. Çocuklar ah vah içinde kıvranıyorlardı.


Demet Akalın'ın da söylediği gibi, yarına kalsa da yanına kalmaz, acı döner gelir karması var. Sıfırlar Dünyası olan bu akademik hayatta, ödev teslim tarihinden sonra şükür eda eden ve biraz olsun rahat nefes alan bu zavallı gençler, bir hayli mücahid, muzaffer ve müreffehtiler.. Fakat ilahi adalet, crazydoçent34'te çok ağır tecelli ediyordu.


Her bir öğrenciye en az 40 sayfalık ödev kitleyen crazydoçent'in yaklaşık 637 sayfalık ödev okuması, 100 kişiye 7'şer sayfalık sınav yaptığından da 700 sayfa sınav okuması gerekmekteydi. Çocuklar evde aç ve susuz ağlıyordu. Crazydoçent34 bir milkshake bile yapamaz olmuştu. Farmville'deki meyveler birer birer soluyordu. Okuduğu her bir kağıttan tekne yapan doçent, "Asistanın yelkeni olsa açsa da gelse." hezeyanları eşliğinde bir sayfadan diğerine atlıyordu. İşte o zaman anlamıştı crazydoçent34, dersinin ne kadar zor olduğunu. Kendine gelmek için İsmail YK, Serdar Ortaç ve Atilla Taş dinlese de nafile. Hayat onu neden yoruyordu? Bir sigara yakacağı ateşe yazık mıydı?


Neyse ki onun arabası vardı güzel mi güzel. İşten kaytarıp Bebek'te üç beş tur atabilir, olmadı bir de sinema yapabilirdi. Fakat önünde okuması gereken daha 879 sayfası vardı.Hem bu aralar kendi hayatı da 7D bir kara komedi gibiydi.  Hayatında küçük mutluluklar da oluyordu elbet. Krizi fırsata çeviren crazydoçent34, Pırıllak bulaşık deterjanı'nın reklam yüzü olmuştu.


Final döneminden kurtulmanın sevinciyle eğlenip coşan gençler, crazydoçent34'ün bu yıpranmış, eprimiş ve örselenmişliğini görünce, tasavvuftan AA almış bir mürit edasıyla anlamlı bakışlar fırlatarak goygoy çevirebilecekleri en yakın cafenin yolunu tutmuşlardı. Crazydoçent34, yorgun ve bitkin bir halde, akademik kariyer düşünen tüm gençlere ibret oluyordu.